Avrupa Birliği öncü bir yasal düzenleme olan Doğa Restorasyon Yasası'nın kabulü ile önemli bir adım attı.
Bu çığır açan yasa, 2030 yılına kadar AB'nin karasal ve deniz ekosistemlerinin %20'sine yeni bir canlılık kazandırmayı, 2050 yılına kadar ise tüm bozulmuş habitatları yeniden canlandırmayı hedefliyor. Özellikle karbon tutma ve doğal afetlerin etkisini hafifletme potansiyeli olan ekosistemleri restore etmek için bağlayıcı hedefler belirleyen AB Biyoçeşitlilik Stratejisi'nin kritik bir bileşenini de oluşturuyor.
Uzun görüşmelerin sonunda yasanın geçmiş olması, güncel olarak Avrupa'nın %80'i bozulmuş durumda olan doğal habitatlarının düzeltilemeyecek bir noktaya gelmesini engellemek konusunda AB'nin taahhüdünü de vurguluyor. Bu yasal düzenleme, herhangi bir bireye veya kuruma karşı bir önlem olarak değil ancak doğanın, biyoçeşitliliğin ve sonuçta, insanlığın refahı ve gelişmesi yönünde önemli bir ilerleme olarak gözüküyor.
Doğanın ve ekosistemlerin restorasyonu sadece çevresel anlamda bir zorunluluk değil, aynı zamanda ekonomik olarak da bir gerekliliktir. Yapılan araştırmalar, doğanın restorasyonunun gıda güvenliğini güçlendirebileceğini, balıkçılığa yardımcı olabileceğini, iş yaratma potansiyeli taşıdığını ve mali anlamda da tasarruf sağlayabileceğinin altını çiziyor. Bu durum, Dünya'nın sağlığı ve ekonomilerimizin refahı arasındaki simbiyotik ilişkiyi de ortaya koyuyor.
Avrupa Parlamentosu Doğa Restorasyonu Yasasını Onayladı
13/07/2023